İpek Filiz Yazıcı: Naif ve Kırılgan Güzellik

İsimlerimizin hay­atımız üzerinde­ki etk­i­ler­ine inanır mısınız? İpek Fil­iz Yazıcı da isminin hakkını veren­ler­den. İpek gibi, ade­ta bir su! Başdöndüren güzelliği, naif ve kırıl­gan görünümünün aksine güçlü, çalışkan ve çok azim­li. Buz gibi kar­lı bir hava­da saatlerce süren kapak çekim­imiz esnasın­da çalışkanlığına hayran kaldık. Siz­lerin de sonu­cu seveceğinize çok emi­niz. 

 Röpor­taj Çağla Küçükdere­li Fotoğraflar Ser­hat Hayri Videografi Onur Şahi­noğlu, Halid Ziya Fırat Moda Direk­törü Çağla Küçükdere­li Styling Doruk Kakız Saç ve Makyaj Mesut Özuzun Mar­ka İletişimi Mine Gündüz Prodük­siy­on Nutek Stu­dio

Hay­atının nasıl bir döne­mindesin? Nel­er yapıy­or­sun? 
Hay­atımın geri kalanın­da yap­mak istediğim şeylerin ne olduğuna karar verdiğim bir dönem­den geçiy­o­rum. Yoğun çalışma tem­po­su içerisindey­im. Uzun zamandır çalışmadığım için biraz tatlı bir yorgunluğum var. Onun dışında hay­atımın seyri şu an çok tıkırın­da 🙂 

“Babam ve Aile­si”, “Kayıtdışı”, “Eli­mi Bırak­ma” ve “Yeni Hay­at” dizilerinde rol aldın. Oynadığın karak­ter­ler­le ben­z­er yan­ların var mı?
Yani açıkçası yok. Sadece bazen karak­ter­lerin içine girdiği olay­lar sonu­cun­da “Ben ne yapardım aca­ba?” diye düşündüğümde, en çok Işık’la ben­z­er olduğumu söyleye­bilir­im. 

Netflix’te yayın­lanan “Aşk 101”de Işık karak­teriyle kariy­erinin ilk başrolünü üstlendin. Bu önem­li adımın sende­ki etk­i­leri nasıldı?
Zat­en sizin de söylediğiniz gibi ben­im için çok önem­li bir pro­je ve karak­ter­di. İçinde bulun­mak­tan her anlam­da çok keyif duyduğum ve kariy­er­im­in dönüm nok­tası diyebileceğim bir iş oldu. Bu meslek­le ilgili düşüncelerimi olum­lu yönde etkilediği ve buraya ait olduğumu anla­ma­ma yardım­cı olduğu için, koca­man bir “İyi ki!” diy­o­rum. 

Neredeyse oynadığın dizilerin tamamın­da “aşk” var. Sen aşkı nasıl tanım­larsın?
Aşkın tam olarak ifade edilebilir veya tanım­lan­abilir bir şey olduğunu düşünmüyorum. Herkesin ken­di benliğinde ifade ettiği şeyler bambaşka. Bende ifade ettiği şeyleri kelimelere dök­mek çok mümkün değil gibi gözüküy­or. 

Ken­di­ni ekran­da en beğendiğin, “işte bu olmuş” dediğin an hangisiy­di? Bir sahne geliy­or mu aklı­na?
Ben ken­di­ni çok eleştiren bir tip­im. Hiç demed­im sanırım şimdiye kadar. Açıkçası bence hiç de demeye­ceğim. Sanırım dememek de lazım zat­en 🙂

Oyun­cu­luk anlamın­da gelişmek için nel­er yapıy­or­sun? Ken­di­ni nasıl gün­cel­liy­or­sun?
Oyun­cu­luk­ta ken­di­ni ne kadar doldura­bilirsen, o kadar avan­ta­jlısın denebilir. O yüz­den yeni yeni uğraşlar bulup o alan­lar­da kendi­mi geliştirm­eye çalışıy­o­rum.  

İpek Fil­iz Yazıcı’nın kale­minden çıkan bir senaryo nasıl olur­du? Nasıl bir hikaye yaz­mak ve yönet­mek ister­din?
Yaz­mak­la ilgili becer­i­ler­im çok kuvvetli olmadığı için, “şöyle bir şey yazsam” diye düşün­med­im. Yönetme kıs­mın­da genelde “Ben olsam şöyle çek­erdim” ya da “Şu sah­neyi şöyle bir yerinden alırdım” diye düşündüğüm olmuş­tu. Şim­di bu soruy­la beraber düşününce; hem yaz­ma hem yönetme kıs­mın­da, bir­birinden tama­men bağım­sız üç-beş hikayeyi hiç yadır­gan­may­a­cak bir kur­guy­la bir­leştirip tek bir dizi içerisinde anlat­mak çok tatlı gel­di. 

Genel olarak nasıl bir hay­at felse­fen var? Bugüne kadar edindiğin en kıymetli ve ade­ta hay­at der­si olarak ben­imsediğin şey ne?
Bel­ki çok klişe gele­cek ama ben­im en büyük moti­vasy­on­um: “Asla pes etme, başarana kadar tekrar dene”. Hay­atımın her alanın­da bunu kendime söy­leyip uygu­laya­biliy­or olmak­tan mut­lu­luk duyuy­o­rum. Ayrı­ca sabır­lı bir kişil­iğe sahip olduğum için hay­a­ta geçirmek daha kolay ola­biliy­or.

Tanınır biri olmak senin için ne ifade ediy­or? Bu duru­mu nasıl yönetiy­or­sun?
Açıkçası güzel yan­ları olduğu kadar, çok hoş olmayan tarafları da ola­biliy­or bir yan­dan. Ben iki tarafı da iyi yönete­bildiği­mi düşünüy­o­rum. Çok kri­tik bazı nok­ta­lar var; onları bilip ona göre hareket ettiğinde her şey cool bir şek­ilde hal­loluy­or 🙂 

Moday­la aran nasıl?
Gayet iyi. Takip etmeyi sev­er­im. Gün­cel trend­leri ken­di tarzım­la har­man­layıp kom­bin­le­meyi çok seviy­o­rum 🙂 

Gardırobunun olmazsa olmaz beş parçası nel­er?
Kesin­lik­le ilk sıra­da 90’ların açık renk kot pan­tolonu, son­rasın­da siyah ve beyaz spor göm­lek. Kalıbı tam sevdiğim gibi olan beyaz basic tişört. Yine kalıbı tam iste­diğim gibi olan siyah bir eşof­man altı. Bun­lar olsun, bana bir şey olmaz 🙂 

Stil danış­manı ile çalışıy­or musun? Kıyafet seçim­leri­ni yaparken nelere dikkat ediy­or­sun?
Hayır çalışmıy­o­rum. Ken­di seçim­ler­i­mi kendim yapıy­o­rum. En çok dikkat ettiğim şeyler arasın­da pro­por­siy­on­u­ma göre giy­in­mek var. Görsel vizy­on olarak kendime yakışan şeyler konusun­da objek­tif ola­bildiğim için, genel olarak tarzım sevilir. Herkes kendine yakışanı giymeli düşüncesi­ni savunuy­o­rum. 

Yur­tiçi ve yurt dışın­da gizli alışver­iş durak­ların nerel­er?
Yurt dışın­dan alışver­iş çok yap­mam. Oralar­dan gelen tanıdık­ları­ma üç-beş bir şey sipar­iş ver­mişliğim vardır. Onun dışın­da ülkem­izde indi­tex mağazalar dışın­da çok sıkı takip ettiğim butik mağazalar var. 

Sosyal medya ile aran nasıl? Günde ne kadar vak­ti­ni har­cıy­or­sun? Favori uygu­la­maların hangi­leri? 
Herkes kadar kul­lanıy­o­rum sosyal medyayı. Insta­gram ve Twitter’da dolaşıy­o­rum genelde. Onun dışın­da fotoğraf editle­mek­ten çok hoş­landığım için VSCO üzerinden fotoğraf edi­ti yapıy­o­rum. 

Cilt bakım ruti­nin var mı? En sevdiğin güzel­lik ürün­leri nel­er?
Sürek­li kul­landığım nem­lendiri­ci, tonik ve nem­lendiri­ci maskeler­im var. Haf­ta­da bir veya iki maske yapıp her gün sabah akşam, hat­ta yet­mezse gün içerisinde de nem­lendirici­mi kul­lanıy­o­rum. Kış ayların­da cildim ekstra kuruduğu için, kışın cilt bakımı­ma daha çok önem gös­teriy­o­rum. 

Son zaman­lar­da seni en çok heye­can­landıran şey ne oldu? 
En son Zen­daya ve Timothee’nin vizy­ona giren “Dune” fil­mi için heye­can­lan­mıştım. Çıkar çık­maz git­tim. Epeyi de beğendim; şim­di yine heye­can­la ikin­ci filmi­ni bek­liy­o­rum.

Son dönem­lerde kur­duğun hay­aller genel­lik­le ne ile ilgili oluy­or?
Şu anki dünya şart­ların­da tabii ki önce­lik­le sağlığımızın iyi olması yönünde hay­al kuruy­o­rum. Son­rasın­da kariy­er­im­in gidişatı konusun­da iyi dilek­ler­im var.