Pelin Uluksar: Çalışkan, Neşeli ve Seksi
“Benim aşk tanımım; sen ve ben değil “biz” olmak. Bu duyguyu yaşamak çok zor. Yaşadığında ise çok kıymetli. Gerçek aşkı henüz tatmadığımı düşünüyorum. O nedenle hayatımda aşk yok.” diyen Pelin Uluksar, sorularımızı tüm samimiyetiyle yanıtlayarak iç dünyasına yolculuk etmemizi sağladı. Çalışkan, neşeli ve feminen başarılı oyuncu Pelin Uluksar ile çok keyifli bir kapak çekimi gerçekleştirdik.
Röportaj ÇAĞLA KÜÇÜKDERELİ Fotoğraflar NADİR ÖZKAN Videografi ÜNAL AVCI Styling SEDA SOLMAZ Saç ve Makyaj MESUT ÖZUZUN Kurumsal İletişim MİNE GÜNDÜZ Marka İletişimi YONCA YALKI Saç ve Makyaj Asistanı AYŞE ALTUN YILDIZ Prodüksiyon NUTEK STUDIO Mekan CENK TEKKAYA DENİZCİLİK
Bu sıralar hayatının nasıl bir dönemindesin? Neler yapıyorsun?
Eğer bu soruyu kariyerim anlamında soruyorsanız belirlediğim hedefe doğru emin adımlarla ilerlediğimi düşünüyorum. Hem kültürel hem de oyunculuk anlamında çok çalışıyorum. Çalışmanın ve gelişmenin asla bir sonu olmadığını düşünerek, her konuda kendime yatırım yapıyorum. Çok yoğun bir sezon geçirdim, kısa bir tatil yaptım ve ardından hemen çalışmayı planlıyorum.
“Küçük Yalanlar”, “7 Melek”, “No: 309”, “Bir Deli Rüzgar”, “Vuslat” ve “Ben Bu Cihana Sığmazam” gibi dizilerde rol aldın. Bu projeler arasında seni en çok heyecanlandıran hangisiydi?
Yer aldığım tüm projelerin kendine has bir kimliği ve boyutu vardı. Girdiğim her karakter benim için çok özeldi. Birinde şarkı söyledim, birinde dans ettim, birinde atış yaptım… Hepsinin farklı yerleri var.
Neredeyse oynadığın dizilerin tamamında “aşk” var. Sen aşkı nasıl tamamlarsın?
Benim aşk tanımım; sen ve ben değil “biz” olmak. Bu duyguyu yaşamak çok zor. Yaşadığında ise çok kıymetli. Gerçek aşkı henüz tatmadığımı düşünüyorum. O nedenle hayatımda aşk yok.
Kendini ekranda en beğendiğin “işte bu olmuş” dediğin an hangisiydi? Bir sahne geliyor mu aklına?
“Ben Bu Cihana Sığmazam” setinde bir kabus sahnem vardı. Çocuğumun babasını öldürüyordum ve kabuslarıma giriyordu. Bu sahne için o kadar beyin fırtınası yaptım ki. İzlediğimde “İşte bu!” demiştim.
Oyuncu olarak hayalini kurduğun, içinde olmayı çok istediğin bir proje ya da birlikte rol almak istediğin bir isim var mı?
Tarihe geçmiş ve iz bırakan bir ismi canlandırmayı çok istiyorum. Bunun dışında bir balerini oynamak hep hayallerimin arasında. Kiminle rol almak istediğime gelirsek, “Broadway’den İstanbul’a Müzikaller” projesinde birlikte sahne aldığım Canan Ergüder ile bir kez daha çalışmak çok isterim. Onun enerjisine ve kendisine bayılıyorum.
Sence kariyerindeki dönem noktan hangi projeyle oldu?
İçinde bulunduğum her işin bana çok katkısı oldu. Her işi bir adım olarak düşünebiliriz.
Pelin’in kaleminden çıkan bir senaryo nasıl olurdu? Nasıl bir hikaye yazmak ve yönetmek isterdin?
Önceki soruda verdiğim cevap gibi tarihe iz bırakmış ve bunun için ağır bedeller ödemiş ama yılmamış sonunda başarılı olup insanlığa faydalı olmuş sanatçı ya da bilim insanı farketmeden bir kişinin bu yolculuğunu yazmak ve oynamak isterim.
Genel olarak nasıl bir hayat felsefen var? Bugüne kadar edindiğin en kıymetli ve adeta hayat dersi olarak benimsediğin bilgi neydi?
Hayattaki felsefem tartışmasız onurlu bir birey olmak ve bu zamana kadar bundan hiç ödün vermedim. Hayatta sadece tek bir ders olmuyor, yaşadığımız her an bize farklı tecrübeler kazandırıyor, eğer ders çıkarmasını bilirseniz geleceğe daha sağlam adımlar atıyorsunuz.
Tanınır biri olmak senin için ne ifade ediyor? Bu durumu nasıl yönetiyorsun?
İşin şöhret kısmıyla ilgilenmiyorum. Tanınmak yaptığım işin bir getirisi. İnsanların sizi sevmesi, beğenmesi elbette keyifli. Ancak toplumda göz önünde olmak, gençlerin sizi örnek alması gibi ağır sorumluluklar taşıdığınız için hem yaşam tarzınıza hem söylemlerinize dikkat etmeniz gerekiyor.
Oyunculuk anlamında gelişmek için neler yapıyorsun? Kendini nasıl güncelliyorsun?
Konservatuvarda tiyatro okuduktan sonra çeşitli workshoplara katılmaya özen gösteriyorum. Çok okuyup, çok çalışıyorum. Bu konuda çok disiplinliyim. Eğitimin ve gelişimin hiçbir zaman sonu yok.
Hayattaki en büyük ilham kaynakların, seni motive eden şeyler neler?
Her zaman yanımda olan ailem ve menajerim benim en büyük ilham kaynağım ve destekçim. Onların sevgisi, güveni ve ilgisi beni her zaman motive ediyor.
Modayla aran nasıl?
Modayı seviyor ve takip ediyorum. Ancak o dönemde ne popülerse onu alıp, giymeliyim gibi bir takıntım yok. O an enerjim ne getirirse onu giyiyorum. Bazen çok dişi bazen de çok masum olabiliyorum.
Gardırobunun olmazsa olmaz beş parçası neler?
Öncelikle kesinlikle siyah kalem bir elbise! Deri ve blazer ceketler, ultra yüksek belli pantolonlar ve basic t‑shirt’lerim.
Stil danışmanı ile çalışıyor musun? Kıyafet seçimini yaparken en çok neye dikkat ediyorsun?
Evet, çalışıyorum. Projeye ve işe göre çalıştığım isimler değişiyor. Enerjime ve konsepte göre kıyafet seçimlerim değişiklik gösteriyor.
Yurtiçi ve yurt dışında gizli alışveriş durakların nereler?
Yurt dışına çıktığımda belli alışveriş yapmak istediğim markalar dışında, butikleri keşfetmeyi çok seviyorum. İnanılmaz parçalar çıkıyor. Butiklerden aldığım ve 10 yıldır giyip doyamadığım birçok parça var dolabımda.
Sosyal medya ile aran nasıl? Günde ne kadar vaktini harcıyorsun, favori uygulamaların hangileri?
Sosyal medyada genellikle yaptığım işleri ve benim için yaşanmışlığı olan anları yansıtan fotoğraflarımı paylaşıyorum. Açıkçası sosyal medyada pek vakit geçirmiyorum. Zaman zaman sosyal medya detoksu yapıyorum, uzaklaşmak iyi geliyor.
Cilt bakım rutinin var mı? En sevdiğin güzellik ürünleri neler?
Hayatımın tek bir gününde dahi makyajımı silmeden uyumadım. Cilt temizliğine çok önem veriyorum. Sette çok uzun zamanlar geçirdiğimiz için elbette cilt yoruluyor ve bunun için özen istiyor. Nereye gidersem gideyim güne koruyucumu, göz altı kremim ve yüz serumumu asla yanımdan ayırmam.
Kişisel gelişiminle ilgili ne yapmak seni mutlu ediyor?
Düzenli ve planlı bir hayat tarzım var. Her zaman yapılacaklar listem vardır, buna göre hareket ederim. Negatif ve beni yoran insanlardan hemen uzaklaşırım. Neşeyi çok seviyorum. Gülümsemeyi, yaptığım her işten keyif almayı, anın tadını çıkarmayı iyi beceriyorum sanırım.
Son zamanlarda seni en çok heyecanlandıran şey ne?
Çok uzun zamandır “Andrea Bocelli” konserine gitmek istiyordum. Operayı çok çok seviyorum. Geçen aylarda Danimarka’da kendisini dinleme şansım oldu. Bir rüya içindeydim sanki. Hiç bitmesin istedim. Hala etkisinden çıkamıyorum.
Son dönemlerde kurduğun hayaller genellikle ne ile ilgili oluyor?
Tek kelimeyle “işim”. Aşık olduğum işim benim için her şeyin ötesinde geliyor. Bazen kendimi bulutların üzerinde, ayaklarımı sallandırırken, büyük bir heyecan ve keyifle oturuyorken hayal ediyorum; aşağıya bakıyorum ve Pelin’in hayallerini gerçekleştirdiğini izliyorum.