Buse Arslan: Bahar Güzeli
“Kuruluş Osman” dizisinde rol alan başarılı oyuncu Buse Arslan ile Petite Maison’un en yeni ürünlerini kullandığımız çok eğlenceli bir beauty çekimi yaptık. Bir yandan da sezonun güzellik trendlerini ve oyunculuğa başlama hikayesini anlattığı samimi bir sohbet gerçekleştirdik.
Röportaj Gülay Özdemir Fotoğraflar Kayra Sercan Çanakçı Videografi Onur Şahinoğlu — Halid Ziya Fırat Moda ve Güzellik Direktörü Çağla Küçükderelİ Styling Görkem Öden Saç ve Makyaj Mesut Özuzun Marka İletişimi Mine Gündüz Prodüksiyon Nutek Studio Mekan Mest Hotel
PETITE MAISON’a katkılarından dolayı teşekkür ederiz.
Kimdir Buse Arslan, biraz anlatır mısın? Nasıl başladı oyunculuk serüveni?
Tam bir Oğlak kadınıyım; çok çalışır, çalışırken karışır, sonra sanatın şifalı kollarında dinginleşip dururum, dinlenirim. Onun dışında… Karanlık odalarım olsa da (ki bu dışarıdan soğukluk diye okunur) o benim derdimdir. Eğleneceğim, enerjimi aktaracağım alanlarda olmayı severim. Yani o odaların ışıklarını kendim kapatmışımdır. Bir serüven başlamadı benim için aslında. Oyuncaklar ile oynamaktan başlayarak sahnede devam etti benim hikayem. Çocukluğum şehir tiyatrolarında seyirci olmakla geçti. O zaman da izlediğim oyunları ezberleyip replikleri aklımda tutup evde çalışıyordum. Özetle, kendimde sevdiğim bu içgüdü, sürdürdüğüm mesleğime dönüştü.
“Kocamın Ailesi”, “Aşk Yalanı Sever” ve “Kocaman Ailem” gibi ses getiren dizi ve filmlerde rol aldın. Bu projeler arasında seni en çok heyecanlandıran hangisiydi?
“Aşk Yalanı Sever.” İlk başrol işimdi ve çok heyecanlıydı benim için. Koca işin sorumluluğu sanki bende gibiydi; hem heyecan verici hem de korkutucu bir şey. Çok özgün bir karakterdi. Oynaması ve araması çok keyifliydi.
Bugünlerde “Kuruluş Osman” dizisinde Aygül Hatun karakterini canlandırıyorsun. Karakter olarak benzeyen yönlerin var mı?
Her zaman adaletli olmaya çalışması. Sevdiklerine sonuna kadar sahip çıkması. Ve savaşçı ruhu. İki sezondur Alpler ile o savaştan o savaşa koşuyor. Ben de hep oğlan çocuklarıyla oynardım. Çok sevgili Arif Erkin bana “oğlan çocuğu” der. Şimdi de setteki arkadaşlarım kadın olduğumu unutuyorlar 🙂
Nasıl bir güzellik anlayışın var?
Gülümsemeye, mutluluğa inanıyorum. Yetenekli, başarılı, konuşurken akıp giden, sürükleyen çoğu şeyi güzel buluyorum. Kendisini seven, sağlığına özen gösteren, doğaya ve hayvanlara sevgiyle bakan her şey çok güzel değil mi? Çirkin kelimesini mümkün olduğunca kullanmam. En sevmediğim masaldır çirkin ördek yavrusu. Bence pedagojik açıdan masala yakışmayan bir isim. Çirkin ördek yavrusu güzel bir kuğuya dönüşmese de benim güzellik anlayışıma en yakın olan. Yetenekli ve güzel bir kalbe sahip. Kalbin güzelliği, kendisini seven, odağında kendi olan. Bence çirkinlik yok; kötülüğün sıradanlığı var.
Günlük hayatta makyaj yapan biri misin?
Eskiden çok yapardım. Artık çok az yapıyorum. Zaten set dışında spora ve dansa gidiyorum. İkisi de makyaj ile olmuyor. Onun dışında akşam bir yere gideceksem yaparım. Makyaj yapmayı çok seviyorum. Resim yapıyormuşum gibi geliyor. Akşam silerken pişman olduğun bir resim 🙂
Ne tür makyaj yapıyorsun? En çok kullandığın ürünler neler?
Doğal, fresh makyajlar yapıyorum. En çok BB krem kullanıyorum. BB kremi concealer olarak da da kullanıyorum; bazen tüm yüzüme sürmüyorum. Dudak kalemi bir de. Sette Estee Lauder fondöten ve concealer, Nars’ın hafif pembe allığı ve yine Nars’ın Laguna’sı. Günlük hayatta Benetfit’in likit allığını kullanıyorum.
Çantanda taşıdığın, olmazsa olmaz ürünlerin neler?
Cüzdan, telefon, araba anahtarı. Ve öğün araları için mutlaka yiyecek bir şeyler; sette asla yemek arasını bekleyemiyorum 🙂
En son satın aldığın favori ürünün hangisi?
Sanırım yeni parfümüm. Lancome’dan Idole L’Intense.
Kozmetik alırken nelere dikkat ediyorsun?
Önceden denemiş olmaya. Mutlaka denediğim, bir gün kullandığım ürünleri almaya çalışıyorum. Cilt ile uyumu çok önemli. Parfümü bile sıkıp bir gün geçirmeden almıyorum.
Herkesin kendine has makyaj hileleri vardır. Seninkiler neler?
Cildi çok iyi temizlemek. Gerçekten pürüzsüz, iyi nemlenmiş bir ciltte makyaj da çok iyi duruyor. İyi uyumak ve bol su içmek. En güzel makyaj hilesi ise güneşin doğru saatini, o güzel ışığı yakaladığın zaman, olduğun gibi görünüyorsun. Taze ve hafif makyaj hile gerektirmiyor. Doğru dokunuşlar her ışıkta değiştiği için, hile yerine, yüzü iyi tanımayı ve ışığı doğru kullanmayı önemsiyorum.
Yoğun iş temposundan yorgun düştüğünde cildini toparlamak için ne yapıyorsun?
Bol su, iyi beslenme ve iyi temizlik. Kaliteli uyku alamadığım zaman hepsini de yapsan toparlayamıyorsun. Benim özellikle çok çalıştığımda göz altlarımdan okunuyor hemen. Ayda bir cilt bakımı yaptırmaya çalışıyorum. Orman, toz,toprak, kirli hava derken yüzde çok şey birikiyor. Ne kadar temizlesek de bütün gün yüzümüzde malesef makyaj ile tüm bu etkenler birleşince ayda bir derinlemesine temizlik şart oluyor.
Vücudunda güzel bulmadığın bir yer var mı?
Vücut yıllar içinde sürekli değişiyor. Spor yapıyorum. Sağlıklı olmayı önemsiyorum. Ama çocukken en çok takıldığım saçlarımdı. Yıllarca saçlarım düz olsun istedim; şimdi kıvırcık halini çok seviyorum 🙂