#İMAlovesMBFWI

MERVE GÜLBUDAK
2004’te lisedeyken modaya ilgisi başlayan Merve, Pamukkale Üniversitesi’nden sonra moda tasarımı eğitimini IMA’da lisans ve master programlarıyla sürdürdü. Okul yıllarında, akademik çalışmalarını tekstil sektöründe edindiği tecrübe ile perçinleyen tasarımcı, Kardem Textile’da moda tasarımcısı olarak görevini sürdürüyor. Fuarları takip ederek geleceğin trendlerini koklamak, koleksiyon hazırlamak ve firmanın İspanya’daki müşterileriyle ilişkileri sürdürmek sorumlulukları arasında.
Tasarımlarında hangi malzemeler ile oynamayı seversin?
Tasarımlarımı farklı detaylarla süsleyerek, yeni dokular elde etmeyi seviyorum. Bu koleksiyonumda da gerçek çiçeklerle üç boyut kazandırdığım “fabric manipulation” (kumaş manipülasyonu), koleksiyonumun en ilgi çeken kısmıydı.
Son zamanlarda seni en çok düşündüren tasarım problemi neydi?
Koleksiyondaki birçok kumaşımı Hollanda ve Londra’dan seçmiştim. Burada maalesef orijinal kaliteli kumaş bulamıyorum. Kumaşlar geldikten sonra, koleksiyon için ekstra geliştirmem gereken çiçek manipülasyonları vardı. Kumaş temin süreci, son zamanlarda karşılaştığım en büyük sıkıntı.
Tasarım idolün kim(ler)?
Türk tasarımcılardan, güçlü tasarım karakterleriyle Mehtap Eladi ile Özgür Masur.
Seni en son heyecanlandıran keşfin neydi?
Son defile heyecanıma ilham kaynağı olan “The Danish Girl” filmi. Gerçek kimliğini arayıp bulan bir kızın dramının anlatıldığı filmde, eşi Gerda’nın sonsuz bir aşkla verdiği mücadele beni derinden etkiledi. Hayata hepimiz farklı bireyler olarak geliriz, ama nedense hepimiz farklı olmaktan korkar ve aynılaşmaya çalışırız. İçimizdeki gerçek kişiden o kadar uzaklaşırız ki sonunda insanlar aynı mutlu maskeyle ölü olarak yaşar. Ben de filmin “içindeki kimliği açığa çıkarma” hikayesini ve karmaşık içsel duygularını koleksiyonuma yansıttım.
Hayatının ana teması olabilecek müzik hangisi?
Tame Impala’dan “Let It Happen”.
Sırada ne var?
Kendimi her yönüyle sürekli geliştirmeye çalışan biriyim. Şu an için kendi markamı yaratma fikrim yok; giyilebilir tasarım anlayışını dünya markalarına yansıtmak beni daha çok geliştiriyor. Markaların tasarım çizgisi, benim ruhumu da yansıtmalı. Şimdilik enerji bulduğum dünya markalarıyla çalışıyorum ve bu çok daha keyifli! Önümüzdeki yıl ise beni heyecanlandıran yeni bir hikaye ile bir yarışma platformunda yer alma düşüncem var.