Kadir Avşar: FaceTime ile Kapak Çekimi
Gardırop Magazin’in Haziran sayısında kapağa taşıdığımız İlayda Çevik ile FaceTime ile uzaktan bir çekim gerçekleştiren genç ve yetenekli moda fotoğrafçısı Kadir Avşar ile şu ana kadar kat ettiği yolu ve gelecek planlarını konuştuk.
Öncelikle seni biraz tanıyabilir miyiz?
23 yaşındayım, Ankara’da yaşıyorum. Kırıkkale Üniversitesi Radyo ve Televizyon Bölümü mezunuyum. Küçük yaşlarda başlayan fotoğraf merakım yıllar içerisinde gelişerek bir meslek haline geldi. Türkiye’den ve dünyadan farklı fotoğrafçıları takip ederek daha lise yıllarımda konuya hakim olmuştum. Daha sonra bir kamera edinip kendimi geliştirmeye başladım. Sürekli fotoğraflardaki anlam ve duygu bütünlüğünü öne çıkarmaya çalışırdım. Zamanla her şey çok hızlı bir şekilde gelişmeye başladı. Bu durum benim hayatımı tamamen fotoğraf ve video yönetmenliğine sürükledi. Özetle, altı yıldır fotoğraf ve video çekimleri için profesyonel anlamda ünlüler, influencer’lar ve markalarla işbirliği yapmaya başladım ve her zaman daha iyisi için çabalıyorum.
İyi bir fotoğrafçı olmanın kriterleri neler?
Bana göre iyi bir iş çıkarmak için farklı bir bakış açısı ve fotoğrafların çekildikten sonra tamamen özgün bir şekilde işlenmesi gerek. Fotoğraflara katılan hissiyat, duygu ve çekimler esnasındaki ambiyans ve ekibin enerjisi ile her daha üst seviyeye taşımak mümkün. İyi sonuç, biraz da kurgu ve konsepti iyi düşünerek, tecrübeyle ortaya çıkıyor.
Moda fotoğrafçısı daha farklı bir bakış açısına mı sahip olmalı? Senin modayla aran nasıl?
İstanbul’da gerçekleşen Mercedes Benz Fashion Week organizasyonunda ünlü sanatçıların ve influencer’ların fotoğraflarını/videolarını çekerken kendimi bir anda moda camiasının içerisinde buldum. Moda fotoğrafçısı sürekli kendini yenilemeli, geliştirmeli ve kadrajına kendi duygularını katabilmeli. Çekim esnasında, anı olduğundan farklı bir boyuta taşımalı. Moda ile aramdaki bağ gün geçtikçe beni daha farklı bir yöne götürüyor. Moda çekimlerinde make-up artist, stylist ve hair stylist’ten oluşan, sektöründe kendini geliştirmiş, edindiği tecrübeleri projeye ve bana katkı sağlayan profesyonel bir ekip de olmazsa olmaz!
“Moda fotoğrafçısı sürekli kendini yenilemeli, geliştirmeli ve kadrajına kendi duygularını katabilmeli. Çekim esnasında, anı olduğundan farklı bir boyuta taşımalı. Moda ile aramdaki bağ gün geçtikçe beni daha farklı bir yöne götürüyor.”
Fotoğrafçılık mesleğini seçecek hevesli ve yetenekli gençlere tavsiyelerin neler olur? İyi bir moda fotoğrafçısı olmak için nasıl bir yol izlemeliler?
Bu alanda kendini geliştirmek isteyen arkadaşlarımız, öncelikle araştırmayı fotoğrafçılıktan daha önce tutmalı. Buna bir meslek olarak değil, bir hobi gibi severek yaklaşmaları da bu alanda daha iyi ilerlemelerini, farklı bir bakış açısı kazanmalarını sağlayacaktır. Her işte olduğu gibi bu süreçte de sürekli deneme yanılma yoluyla, sıkılmadan ve yılmadan devam etmeli, eleştirilere ve yorumlara açık olmalılar.
Tüm sektörlerin dijital olarak dönüştüğü bir dönemden geçiyoruz. Sence fotoğrafçılığı nasıl bir değişim bekliyor?
Her sektör gibi fotoğrafçılık sektörüne de farklı bir yön katacağına inanıyorum. Fotoğrafçılık son zamanlarda tamamen dijitale yön verdi, ancak daha da artacağını düşünüyorum. Yani fotoğrafçılığın yanı sıra hayatlarımıza video içerikleri de hızlıca girmeye başladı. Fotoğraf ve video tamamen dijital plaformlara yönelmemizde öncülük edecektir.
Sosyal medyanın ağırlığını artırdığı ve artık mankenlerden ziyade markaların da sokaktaki potansiyel müşteriyi, eşi dostu giydirdiği bir dünyada, geleneksel moda kampanya çekimleri nasıl evrilecek?
Bunun manken ve stüdyo sektörünü etileyeceğini düşünüyorum. Çünkü artık insanlar sosyal medyada daha samimi ve kurgusuz bir içeriğe daha çok ilgi duyduğunu gösteriyor. Markalar da bu yönde adımlarını atmaya başladı. Moda çekimleri süreci tamamen değişmeyecek ama bu tarz kullanım alanlarının artacağını düşünüyorum.
Video çekimlerinin geleceğin moda dünyasında nasıl bir yeri olacak?
Bildiğimiz üzere artık fotoğraftan çok moda videolarının ön planda olduğunu görüyoruz. Potansiyel müşteriler manken üzerindeki kombinlerin detaylarını videoda görerek daha net bir fikre sahip olabiliyor. Bu da fotoğrafın sabit bir yapıda olmasından, videonun ise daha merak uyandırıcı, akıcı ve etkileyici olmasından geçiyor.
Covid-19 sebebiyle fotoğrafçılıkta dünyada bir ilk yaşandı ve önde gelen moda dergileri, Facetime çekimiyle uzaktan moda ve kapak çekimleri gerçekleştirdiler. Türkiye’de de bu ilkler arasında yer alan moda fotoğrafçılarından birisin. Uzaktan erişimle fotoğraf çekimi yapmayı, normal bir moda çekimiyle karşılaştırmanı istesek?
Normal bir moda çekiminde elimdeki kamerayı, deklanşörün sesini hissederim, ışığı ortama göre ayarlarım, çekim yapacağımız mankenin duruşunu yönlendirebilir ve duygusunu hissedebilirim. Uzaktan erişimle fotoğraf çekerken bu noktalar eksik kalıyor tabii. Yine de bu süreçte evlerimizde kalarak bir nebze de olsa modaya ayak uydurulabileceğini görmüş olduk. Türkiye’de de birçok marka uzaktan erişim ile fotoğraf çekimlerini gerçekleştirdi. Burada yine fotoğraf ve videoların dijital platformlara yön verdiğini görüyoruz.
“Türkiye’de de birçok marka uzaktan erişim ile fotoğraf çekimlerini gerçekleştirdi. Burada yine fotoğraf ve videoların dijital platformlara yön verdiğini görüyoruz.”
İşlerini en çok beğendiğin yerli / yabancı fotoğrafçılar kimler?
Başarılı bulduğum, yaptığı işleri severek yakından takip ettiğim ve ilham aldığım Mert Alaş — Marcus Piggot ikilisi, bana göre bu konuda zirvede olan sanatçılar.
Çekim yapmayı hayal ettiğin bir oyuncu, dergi ya da model var mı?
Model olarak birkaç isimle çalışmayı çok isterim: Kate Moss, Bella Hadid ve Kendal Jenner.
Sırada ne var?
Bu ay bilindik bir markayla gerçekleştireceğimiz bir projemiz vardı, fakat proje şu anda yaşadığımız gündemdeki olaylardan dolayı ertelendi. Yakın zamanda büyük ve sürpriz bir proje gerçekleştireceğiz. Son süreci atlattıktan sonra, pozitif düşünerek yeni planlar ve projeler kapsamında moda fotoğrafçılığı ve yönetmenlik alanında ilerleyeceğim.