GARDIROP MAGAZİN

Berna Üçkaleler: “İyi Bir Oyuncu Olmak Anı Yaşamaktan Geçiyor”

Hem beyazperd­ede hem de tele­vizy­on dizilerinde doğal bir oyun­cu­luk tarzını ben­im­seyen ve Face­Time ile uza­k­tan evin­de gerçek­leştirdiğimiz eğlenceli bir çekim­le Gardırop Magazin’e konuk olan Berna Üçkalel­er, oyun­cu­luk “zehri”ni almasın­da son­ra hay­atının han­gi yönde geliştiği­ni ve her daim fit ve bakım­lı görün­mesinin sır­larını pay­laştı.

Röpor­taj Gülay Özdemir Fotoğraflar Can­sın Soy­er Moda Editörü Çağla Küçükdere­li 

Oyun­cu olman gerek­tiği­ni ne zaman anladın? Oyun­cu­luk eğiti­mi hay­atı­na nel­er kat­tı?
İlk filmimde oynarken anladım. San­ki oyun­cu­luk bir zehir­di (iyi anlam­da) ve içime çok çabuk işle­di. Dön­er dön­mez de Ümit Çırak (3Mota), Craft, Dia­log Akade­mi v.s. bu şek­ilde uza­yıp giden kurum­lar­da bir eğitim sürecine girdim. Oyun­cu­luk eğitim­leri sayesinde gözlem yeteneğim gelişti, öz güven­im art­tı, en önem­lisi de insan ilişk­i­leri­ni yönet­meyi öğrendim.

 

Bugüne kadar çalıştığın, seti en eğlenceli pro­je hangisiy­di?
Hep­si güzel­di ama tabii “eğlence” den­ince aklı­ma direkt “Kardeş Payı” gel­di 🙂 O sette gülmemek zat­en çok zor­du. Oyun­cu­ların hep­si bir­birinden ener­jik ve komik­ti. Set hem çok hızlı hem de çok eğlenceliy­di. 

En uzun soluk­lu pro­jelerinden olan “Adını Sen Koy” dizisinin kariy­erinde nasıl bir etk­isi oldu?Ley­la karak­teri­ni can­landır­manın zor / seni geliştiren veya hoşu­na giden tarafları nel­er­di? 
“Adını Sen Koy” için ben­im ilk göz ağrım diye­bilir­im. Kariy­er­im için bana okul gibi oldu. Büyüdüm, öğrendim ve oyun­cu­luğa tam anlamıy­la ora­da alıştım. Ley­la çok naif, iyi­lik­ten ödün ver­meyen bir karak­ter­di. Arkadaşı­na, işine sadık­tı. Ben­im gibi kıpır kıpır olan bir kadın için en zor kıs­mı, sürek­li bakışlarının mah­sun olmasıy­dı 🙂

İyi bir oyun­cu olmanın kod­ları var mı?
İyi bir oyun­cu olmak bence doğal­lık­tan, karşı tarafı din­le­mek­ten ve anı yaşa­mak­tan geçiy­or.

Rol mod­eli olarak aldığın oyun­cu­lar kim­ler?
Rol mod­e­lim Jodie Fos­ter. Doğal­lığı­na hayranım.

Ken­di­ni ekran­da en beğendiğin an hangisiy­di? Bir sahne geliy­or mu aklı­na?
Nedenin­den emin değil­im ama çok ace­mi olduğum, oyun­cu­luk­ta­ki ilk pro­jem “Kaçak Gelinler”deki hal­i­mi çok beğen­miş­tim. Bel­ki de izlerken ilk heye­can ve şaşkın­lığı his­set­tiğim içindir.

Sine­ma mı, dizi dünyası mı daha çok çekiy­or seni?
Sine­ma ayrı, dizi ayrı. Sine­mada­ki özgür­lüğü, dizide ise seyir­ciye yakın olmayı seviy­o­rum.

Bu den­li fit olmanı neye borçlusun? Düzen­li yap­tığın sporlar veya bir egz­er­siz pro­gramın var mı?
Ben spor akademisi okuduğum için beden­imin kod­larını çözdüm sanırım 🙂 Ne yersem kilo alırım, ne yersem zayıflarım biliy­o­rum. O yüz­den dengede kal­a­biliy­o­rum. Spor olarak şu sıralar sadece yürüyüş yapıy­o­rum, onun dışın­da fit­ness hay­at kur­tarıcım.

Güzel­lik ruti­ninin vazgeçilmez ürün­leri nel­er? Özel bir güne hazır­lanırken, en iyi görünümü elde etmek için yap­tığın uygu­la­malar var mı?
Rutin olarak her gün cilt bakımı yapıy­o­rum. Cildim ben­im kıymetlim, o yüz­den sabahları uyandığım­da yıka­ma jeli ardın­dan C vit­a­min­li seru­mu­mu masaj yaparak yediriy­o­rum. Uyu­madan önce de mut­la­ka cildi­mi tekrar tem­i­z­leyip, vit­a­min ve en son da nem­lendirici­mi yine masaj yaparak uygu­layıp o şek­ilde uyuy­o­rum. Özel bir güne hazır­lanıy­or­sam mat bir fondöten ter­cih ediy­o­rum ama mut­la­ka nem­lendiri­ciyle karıştırarak uygu­luy­o­rum. Göz­ler­ime gölge ver­mek için de gün­lük makya­jın dışın­da göz kale­mi uygu­luy­o­rum. Son olarak, mat bitişli bir pudra ile sabitliy­o­rum.

Stili­ni nasıl tanım­larsın? Kıyafet seçi­mi yaparken en çok neye dikkat eder­sin?
Ben pratik olmayı çok sevdiğim­den, kom­bin­le uğraş­mak­tansa giy-çık elbiselere bayılıy­o­rum. Bohem+gypsy giy­im tar­zları en sevdiğim. Bu yüz­den yaz-kış pek far­ket­mek­sizin elbiseler­im­in altı­na kovboy çizmeleri giym­eye bayılıy­o­rum ve aksesuar­lar­la da destek­liy­o­rum.

Karan­ti­na hay­a­ta bakışını nasıl etk­ile­di? Yeni karar­lar aldın mı? Bun­dan son­rasın­da hay­atın­da han­gi değişik­lik­leri yap­mak istersin?
Karan­ti­na­da ben de herkes gibi sağlığımın kıymeti­ni anladım. “Aman insan­lar ne der”, “Ay şim­di yan­lış anlaşıl­mayayım” gibi cüm­leleri söyle­memem gerek­tiği­ni, hep­imizin hay­at­ta bir tane olduğunu karan­ti­na sürecinde öğrendim. İns­anl­ar ne der diye yaşa­mak­tansa “Ben buyum!” diye­bilmek ne güzel bir özgür­lük­müş. ️

Son zaman­lar­da karşılaştığın en güzel şey ney­di?
Yeni bir pro­je haberi almak 😉

Face­Time ile uza­k­tan bir çekim gerçek­leştirdik. Nasıl bir tecrübey­di? İzleni­ml­erini pay­laşır mısın?
Açıkçası baş­ta çok endişeliy­dim, üste­lik yağ­mur yağmıştı ve terası kul­lanacak­tık. Son­ra güneş açtı ve sonuç inanıl­mazdı. Ayrı­ca ben­im için stüdyo çeki­min­den çok daha key­i­fli geçti. Tanıdığım ortam­da bulun­manın rahatlığı ve tecrü­be­li ekib­inizin yön­lendirmeleriyle şahane bir çekim oldu!

Şim­di sıra­da ne var?
Sıra­da yeni bir dizi pro­jem­iz var. Değer­li mena­jer­im Cey­da Zengin’le çok sakin ve emin adım­lar­la iler­liy­oruz. Pro­je­den dolayı hem heye­can hem de mut­lu­luk doluyum.️

Exit mobile version